Cenap Şahabettin’in “Temâşâ-yı Leyâl” adlı şiiri, Servet-i Fünûn döneminin estetik damarını en berrak hâliyle yansıtan nadide bir metindir. Şair, geceyi yalnız karanlığın değil, “sükûtun, hayalin ve varoluşun titreyen sınırlarının” atmosferi hâline getirirken, okuru da bu büyülü karanlığın içine davet eder. Blog yazımda, şiirin Osmanlıca aslını koruyarak sunuyor; ardından modern okurun derinlikli bir bakışla anlayabileceği kapsamlı bir edebî tahlil ve şiirin yapısal çözümlemesini paylaşıyorum. Geceyi hem metafizik hem estetik bir tecrübe olarak işleyen bu şiir, Türk edebiyatında gecenin anlam haritasını oluşturan en güçlü metinlerden biridir.

TEMÂŞÂ-YI LEYÂL
– Halid Ziya Beye –
Gel bu akşam da ser-be-ser güzelim,
Levha-ı kâinatı seyredelim:
Gölge, hep gölge, her taraf gölge.
Gölgelerle bütün zemin mestûr;
Âsuman yalnızca nîm-manzur.
Görülen başlıyor görülmemeğe;
Bir dumandan kefenle cism-i cihan.
Kalıyor ka’r-ı leyl içinde nihân…
Şimdi her gûşe ebkem ü câmid.
Ne ağaçlarda zemzemât-ı riyâh,
Ne hadâyıkta ihtizâz-ı cenah…
Her taraf hufte, her taraf râkid;
Sanki engüşt ber-dehan, melekût
Bütün eşyaya der: “Sükût, sükût!”
Bu hıyaban-ı târ u nâimde
Camlar üstünde resmeder ancak
Dest-i şeb şuleden bir zanbak…
Gelir ancak bu bağ-ı muzlimde
Gelir enfâs-ı zâr uzaklardan,
Tâ uzaklardaki dudaklardan…
Bu temâşâya karşı göz yorulur;
Hisseder, seyredenlerin nazarı
En kavî dalda bir elem tavrı!
Her şey artık bu dem tanınmaz olur,
Rûy-ı eşyaya gölgeler, sisler
Bir tecâhül nikâbı ferş eyler…
Gecenin tûde-i buharından
Süzülür bir sükût-ı tenhâyî
Doldurur hep hayat-ı eşyayı.
Seyreder bir bulut kenarından
Bir hilâlin nigâh-ı tannâzı
Kalb-i zulmette titreyen râzı.
Âh, bak sevgilim bu zulmette
Ne kadar cüssesiz kalır insan.
Bizi gûyâ ezer bu leyl-i girân.
Bu karanlık leyâl-i kasvette
Öyle hisseyleriz ki gûyâ biz
Ebediyyetle rû-be-rû geliriz.
Bu zalâm-ı hamûş içinde hayal
— Mütekallis, melûl u zucret-ver —
Varlığından da iştibâh eyler.
Bu rükûdet, bu samt u cevf-i leyâl
Ruhu bir sekte-i tereddütle;
Habseder bir azâb-ı seyyâle.
Sevgilim, gölge, her taraf gölge;
Sana da düştü reng-i ye’si şebin.
Gölgelendi senin de reng-i lebin;
Sen bile başladın görülmemeğe.
Cenap Şahabettin (1870–1934)
🌙 EDEBÎ TAHLİL – “TEMÂŞÂ-YI LEYÂL”
Cenap Şahabettin bu şiirinde geceyi doğal bir olgu olmaktan çıkarır, neredeyse metafizik bir mekâna dönüştürür. Servet-i Fünûn estetiğinin temel özellikleri—sözcük müziği, sembolik imgeler, tabiatın içselleştirilmesi, ruh hâlinin dış dünyada karşılık bulması—şiirin her kıtasında hissedilir.
⭐ 1. Ana Tema: Gece Bir Ruh Hâli Olarak
“Gölge, hep gölge, her taraf gölge” mısraı şiirin ana atmosferini belirler. Gece artık bir zaman dilimi değil; varlığı örten, şekilleri eriten, insanın kendisiyle yüzleşmesine zemin hazırlayan bir varlık hâline gelir.
⭐ 2. Sembolizm ve Sis/Gölge Estetiği
Sis, gölge, buhar, karanlık… Hepsi insanın iç dünyasını simgeler.
Şair dış dünyayı yok olmaya yüz tutmuş bir gölge kütlesi gibi tasvir ederek çözülüş ve belirsizlik duygusunu güçlendirir.
⭐ 3. Mistik ve Metafizik Ton
“Ebediyyetle rû-be-rû geliriz” dizesinde gece artık Tanrısal veya sonsuzlukla temas edilen bir eşiktir. Bu yaklaşım şiiri basit bir gece tasvirinden çıkarıp metafizik bir sorgulamaya dönüştürür.
⭐ 4. Aşkın ve İnsanî Zayıflığın Temsili
Şair sevgilisiyle konuşurken bile gece karşısında “insanın cüssesiz kaldığını” söyler.
Bu, aşkı küçülten değil, geceyi büyüten bir bakış açısıdır:
İnsan küçülürken gecenin kudreti büyür.
⭐ 5. Müzikal Dil
Arka arkaya gelen Arapça-Farsça tamlamalar (sükût-ı tenhâyî, nigâh-ı tannâz, leyl-i girân) şiiri adeta sesli bir musikiye dönüştürür. Bu dil, aynı zamanda Servet-i Fünûn şiirinin en ayırıcı özelliklerinden biridir.
⭐ 6. Nihai Duygu: Sınırsız Karanlık ve Tereddüt
Son bölümde gece artık sadece karanlık değil;
ruhu sıkıştıran, insanı kendi varlığından bile şüpheye düşüren bir kuvvettir.
Cenap şaşırtıcı derecede modern bir içsel kriz anlatır:
Varoluşun sis içinde çözülmesi.
Bu şiirde gecenin “insanı küçültüp varlığı eriten” gücünü sen nasıl yorumluyorsun? Kendi gecelerinde hissettiklerin bu dizelerle örtüşüyor mu? Yorumlarda düşüncelerini paylaşır mısın?






