Anonim Halk Edebiyatı ve yaratıcısı bilinen halk edebiyatı ürünlerinin özellikleri

Türk Halk Edebiyatı, anonimleşerek nesilden nesile aktarılan ortak ürünlerimizle ve ozanlar, aşıklar gibi yaratıcısı belli olan bireysel seslerle örülmüş zengin bir kültürel mirastır. Bu yazımızda, halkın ortak hafızasından süzülen türkü, mani, masal, fıkra gibi anonim halk edebiyatı ürünlerinin kendine has özelliklerini, kökenlerini ve toplumsal işlevlerini detaylıca inceleyeceğiz. Ayrıca, Âşık Edebiyatı ve Dinî-Tasavvufî Edebiyat gibi yaratıcısı bilinen halk edebiyatı kollarının tanımlarını, öne çıkan yönlerini ve bu iki büyük damar arasındaki benzerlik ve farklılıkları aydınlatacağız. Halk edebiyatımızın bu temel ayrımını ve ürünlerinin çeşitliliğini keşfetmeye hazır mısınız?

Anonim Halk Edebiyatı Ürünlerinin Özellikleri

  • Tanım ve Köken: Anonim, yaratıcısı belli olmayan demektir. Anonim Halk Edebiyatı, yaratıcılarının bilinmemesi veya zamanla anonimleşmeleri nedeniyle halkın ortak malı sayılan edebî ürünlere verilen addır. Bu kavram, Batı Avrupa'da 18. yüzyıldan itibaren, halkın "kollektif" olarak meydana getirdiği düşüncesiyle ve "halkın ruhu"nu en iyi yansıttığı hükmüyle özel bir önem verilen şiirlere, mitlere, masallara, efsanelere, memoratlara, atasözü, epik destan, bilmece ve benzeri edebî ürünlere uygulanmıştır. Türk Halk Edebiyatı çerçevesinde ise türküler, mâniler ve tekerlemeler gibi Anonim Halk Edebiyatı ürünlerinin yanı sıra doğası gereği daima anonimleşmeye açık olan sözlü edebiyatı da içerir. Türk Halk Edebiyatı çalışmalarında "Anonim Halk Edebiyatı" terimi, yaratıcıları unutulmuş ancak sözlü kültürde anlatılan, okunan, çalınıp söylenilmeye devam eden geleneksel edebî yaratmaları kapsamaktadır.
  • Temel Özellikler: Türk Halk Edebiyatı ürünleri, sözlü olma, geleneğe bağlılık, çeşitlenme (varyantlaşma), sözlü kültür ortamında anonimleşebilme ve kalıplaşma gibi sözlü edebiyatın evrensel niteliklerini taşımaktadır. Anonimleşme, bir yaratmanın zamanla ilk yaratıcısının unutulması, ancak toplumun bu yaratmayı benimseyerek kendi zevk ve düşüncesine göre işleyip yoğurması ve kendisine mal etmesidir.
  • Kollektif Yaratma Kuramı: Anonim Halk Edebiyatı, halkın topluca yaratması kuramı doğrultusunda ürünler vermesiyle ilişkilendirilmiştir. Bu ürünler, milletin "millî ruhunu" yansıtır, ulusal kimliğin oluşumuna katkıda bulunur ve ulusal kaynakların başında gelirler.
  • Mahlas Kullanımı: Anonim halk şiirinde, karakteri gereği mahlas (şairin takma adı) bulunmaz. Ancak Azerbaycan Türkleri arasında söylenen ve bayatı adı verilen bazı manilerde mahlasın yer aldığı görülmüştür.
  • Türler: Anonim Halk Edebiyatı nazım (şiir) türleri arasında koşuk, sagu, mâni, ağıt, türkü, destan, ninni bulunur. Nesir (düzyazı) türleri ise mitler, efsane, memorat, masal, fıkra, sayışmaca, hikâye, tekerleme, atasözü, deyim, bilmece, alkış (dua), kargış (beddua) olarak sıralanmıştır. Halk tiyatrosu da anonim türleri içerir, bunlar köy seyirlik oyunları, meddah, karagöz, orta oyunudur. Kaynaklar mani, türkü, ağıt, tekerleme, ninni ve bilmeceyi anonim halk şiiri türleri olarak detaylıca ele almaktadır. Mitler, epik destanlar, efsaneler, masallar, halk hikâyeleri ve fıkralar anlatma eylemine dayalı anonim sözlü edebiyat türlerindendir. Halk hikâyeleri genellikle söyleyeni bilinmeyen Anonim Halk Edebiyatı ürünlerinden sayılmıştır. Köy seyirlik oyunları gibi halk seyirlik oyunları da anonim olabilir.
  • Türlerin Özellikleri ve İşlevleri:
    • Atasözleri: Genellikle bir yaratıcısı olsa da kısa sürede anonimleşir. Günlük deneyimlerin özelliklerini seslendirir ve sosyal grubun ortak özelliği olarak formüle edilir. Halk hikâyelerinde de hayat dersi vermek amacıyla kullanılır. Bazen bir atasözü, bir fıkranın açıklaması gibi olabilir. Ahlak kurallarını veya yaşam deneyimleri sonucunda ulaşılan gerçekleri ifade eder.
    • Maniler: Anonim halk şiirinin en yaygın nazım şeklidir. Genellikle yedili hece ölçüsü ve aaxa şeklinde kafiyeli, tek dörtlükten oluşur. Konu sınırlaması yoktur, hayatın hemen her safhası ve alanıyla ilgili mani söylenebilir. Sevgi, aşk, ayrılık, gurbet ve sitem sıkça işlenen konulardır. Düz/Tam mani tipi, yedi heceli, birinci, ikinci ve dördüncü mısraları kendi arasında kafiyeli, dört mısralık manilere denir.
    • Ağıtlar: Halk şiirinde ölüm konulu şiirlere verilen addır. Başta insanlar olmak üzere ölen canlılar ve kaybedilen, özlenen mekânlar için ağlatmak ve yas tutturmak amacıyla söylenir veya yazılır. Kına gecesi ağıdı gibi bazıları doğrudan törenle ilişkilidir.
    • Ninniler: Annenin çocuğunu uyutmak veya teskin etmek amacıyla söylediği şiirdir. Anonim halk şiiri kapsamında değerlendirilen bir nazım türüdür. Çocukları büyüten yakınları tarafından belli bir ezgiyle söylenir. Genellikle bir dörtlük veya maniden oluşur, yahut türküden alınabilir. Kendine özgü ezgileri yoktur, farklı ninni ezgileri olabilir, ancak mutlaka ezgili söylenirler. İşlevleriyle öne çıkarlar: çocuğu uyutmak veya sakinleştirmek.
    • Tekerlemeler: Muhteva özelliklerinden çok şekil özellikleriyle öne çıkar. Abartılı bir anlatım üslubuna sahiptir. İnsanları eğlendirme, dil gelişimlerini sağlama ve bazı halk edebiyatı türlerinde anlatıya giriş yapma gibi işlevleri vardır. Mensur, manzum veya yarı manzum olabilirler. Güncellenmeye açıktırlar ve her dönemde, özellikle çocuk folklorunda yeni şekilleri ortaya çıkabilir. Çocuklar, popüler konuları, isimleri ve olayları tekerlemelerine dahil ederek yeni örnekler oluştururlar.
    • Bilmeceler: Günümüzde eğlence amaçlı kullanılır. Ancak kökenlerinde daha ciddi görevleri ve toplum hayatında özel bir önemi vardı. Sorular hem biçim hem de deyişleriyle özenilerek meydana gelmiş söz yaratmalarıdır. Belleğinde çok sayıda bilmece metni ve çözümü bulunan kişi kazanır. Şiire özgü çağrışımlı anlatımlar içerirler. Halk edebiyatı türü değeri taşırlar. Soyut kavramları tanımlayan bilmeceler de bulunur.
    • Fıkralar: Konu olarak gündelik hayattaki sosyal ve kültürel uyumsuzluk ve uygunsuzlukları hikmetli bir söz, keskin ve ince bir alayla yansıtır. Sosyal değer ve ilkeleri çiğneyenlere karşı dikkat çekme, kınama gibi çeşitli biçimlerde uyarılarda bulunma işlevi görebilir. Gülmek, uygun davranmayan kişinin davranışına karşı kültürel olarak kalıplaşmış anlamlar taşıyan bir sinyaldir, hem yaptırım hem de uyarıdır. Fıkralar, yeni tanışan iş adamları örneğinde olduğu gibi, insanlar arasındaki "soğukluğu" kıran bir "buzkıracağı" işlevi görebilir.

Yaratıcısı Bilinen Halk Edebiyatı Ürünlerinin Özellikleri

  • Tanım: Halk edebiyatı içinde yer alan, ancak yaratıcıları (ozanlar, âşıklar, halk şairleri) belli olan bireysel ürünlerdir.
  • Kategoriler: İslâmiyet sonrası Türk halk şiiri üç kısıma ayrılır: Anonim Halk Şiiri, Dinî-Tasavvufî Halk Şiiri ve Âşık Şiiri. Yaratıcısı bilinen ürünler esas olarak Âşık Edebiyatı ve Dinî-Tasavvufî Edebiyat ürünleridir.
  • Yaratıcılar: Halkın içinden yetişmiş kişiler (ozanlar, âşıklar, halk şairleri)dır. Âşıklar, geleneklere uyarak gerçekten yaşanmış bir olay üzerine hikâyeler oluşturabilir veya yaşadığı kabul edilen bir âşığın hayatını ve maceralarını konu edinebilirler. Bu konuları geliştirip işleyerek "hikâye tasnifi" yaparlar.
  • İlişki: Halk şiiri terimi, hem bireysel hem de anonim ürünleri kapsar. Âşık Edebiyatı ile Dinî-Tasavvufî Edebiyat ürünleri, şairi belli edebiyat ürünleri grubuna girer. Halk şiiri eğer sadece "anonim" olma ölçütüne göre tanımlanırsa bu ürünler dışında kalır, ancak halk şiiri daha kapsayıcıdır. İlk ve özgün yaratıcısı belli olsun olmasın Türk halk şiiri, sözlü gelenekte yaratılıp aktarılan, bu aktarım esnasında bazı değişim ve dönüşümlere uğrayabilen bir şiirdir.
  • Ortak Noktalar: Dinî-Tasavvufî, Âşık ve Anonim Halk Şiiri gelenekleri, ölçü, kafiye, nazım birimi gibi şekil özellikleri açısından birbirlerine oldukça benzerdir. Her üç gelenekte de yoğun olarak hece ölçüsünün kullanılması, sözlü geleneğin kuralları doğrultusunda sese bağlı bir kafiye anlayışının esas alınması ve nazım biriminin "dörtlük" olması halk şiirinin öne çıkan ortak noktalarıdır.
  • Türler: Âşık şiirinde koşma ve mani gibi şekiller vardır. Ağıtlar, âşıklarca koşma veya destan nazım şekilleriyle meydana getirildiğinde "âşık şiiri" içinde yer alır (ağıt-koşma ve ağıt-destan). Yazılı destanlar (yazılı kaynaklardan alınmış destanlar) özel anlamıyla edebiyat yapıtlarıdır ve edebiyat tarihi inceler; bunlar genellikle yaratıcısı bilinen veya en azından yazıya geçiren belli bir kişiyle ilişkilidir.
  • İcra Ortamı ve Aktarım: Âşıklar genellikle kahvehanelerde icra yapabilirler. Kahvehaneler, farklı geleneklerden insanların bir araya gelerek karıştığı ve yeni bir tarz oluşturduğu yerlerdir. Günümüzde kasetler, âşık tarzı mahsûllerin dinlenmesi ve aktarılması için bir yöntem haline gelmiştir. Basılmış destanlar sayesinde âşıklar daha geniş kitlelere ulaşabilmekte ve para kazanabilmektedir.
  • İçerik: Âşık şiirinde anlatım tutumu (eda), yaratıcının dinleyicide uyandırmak istediği duygu ve düşünceleri gerçekleştirme amacına yönelik konuya karşı takındığı tavırlara (övme, yerme, öğüt verme, güldürme, ağlatma vb.) dayanır. Şair Veysel örneğinde olduğu gibi, vatan ve yurt sevgisi şiirleri de âşık edebiyatında yer alabilir.

Yorum Gönder

Yorumunuz için teşekkürler. Daha fazlası için bizi motive ediyor.

Daha yeni Daha eski