Cemşid ü Hurşid Özeti

Türk edebiyatındaki ilk “Cemşîd ü Hurşîd” mesnevisi Ahmedî (ö. 815/1412-13) tarafından yazılmıştır. Ahmedî’nin bu ünlü mesnevisi 4798 beyitliktir. Mesnevi’de gündelik hayata dair unsurlara sık rastlanmaktadır. Zamanlarının çok güzel canlandırılan spor oyunları ile zengin savaş sahneleri de yer almaktadır.

Cemşîd ü Hurşîd” yazan diğer bir Türk şairi de Cem Sultan’dır. Divan edebiyatında bir kaç kere işlenmiş bir mesnevi konusudur.

Eserden esere bazı farklılıklar göstermekle beraber konunun ana çizgileriyle esası şudur: Çin hükümdarının oğlu Cemşîd rüyasında gördüğü kıza âşık olur. Bu kız Rum kayserinin kızı Hurşîd’dir. Aşk derdiyle günden güne eriyen Cemşîd babasını razı edemeyeceğini anlayınca dostu bezirgân Mihrâb ile birlikte sevdiğine kavuşmak için yollara düşer.

Bu yazıda ise biz Ahmedi’ye ait olan 14. yüzyılda yazılmış Cemşid ü Hurşid mesnevisini özetleyeceğiz.

Cemşid ü Hurşid Özeti

Çiıı ülkesinde kudretli ve adaletli biı- sultanın Cenışîd adında bir oğlu olur. İşrete düşkün olan bu delikanlı bir gün yeşillikler arasmda biı- işret meclisi tertip eder, sabaha kadar eğlenil’. Cemşîd içtiği şarabın tesiriyle uyuyakalır. Rüyasında biı- gül bahçesi, bahçedeki bir kasrın içinde de çok güzel biı- kız görül’. Uyanınca kızı göremeyen şehzâde gözyaşları içerisinde ağlamaya başlar. Çevresindekiler onu teselli ve teskin etmeye çalışırlarsa da fayda etmez. Şehzâde lâle ve nergis gibi çiçeklerle ve servi ağacıyla dertleşil’. Ertesi sabah tac ve tahtmı terk eder. Onun bu hâlini görenler koşup, fağfura haber verirler. Fağfur oğlunun derdini anlar. Ülkesinin bütün güzellerini çağnıp Çemşîd’e gösteril’. Cemşîd bunların hiçbirine bakmaz. Şehzâdenin Mihrâb adlı bir bezirgânı vardır. Dünyanın her yerini gezen bu zat aynı zamanda da usta bir ressamda. Cemşîd Mihrâb’ı çağntıp. derdini açmça Mihrâb “Cemşîd’in rüyasındaki kızın Rüm ülkesinde gördüğü kız olabileceğim” söyler. Resmini de çizerek şehzâdeye gösteril’. Şehzâde bunu öğrenil’ ve hemen yola koyulmak ister.

Cenışîd. bir sabah sırrını babasuıa açarak yol hazırlığı için babasmdan izin ister. Babası buna râzı olmaz ise de ısrar karşısmda müsaade etmek zorunda kalır-, yol hazulığı yapılu-. Şehzâde aşk ıztırâbıyla yola koyulur. Mihrâb. şehzâdeye iki yol tarif eder. Bunlardan biri biı- yıl süren, ancak rahat ve güzel diğeri ise üç ayda katedilen. fakat her tüllü tehlike ve zorluklarla dolu bir yoldur. Şehzâde hiç tereddüt etmeden kendisini sevgilisine biı- an önce götürecek tehlikeli yolu tercih eder. Yedi gün gidip sekizinci gün biı- yerde konaklarlar. Şehzâde etrafı dolaşırken biı- bahçe görür. Duvarına yaklaşıp bakınca içinde nurdan biı- çeşme, çeşmenin içinde de gül gibi biı- kızın yıkanmakta olduğunu görür, kıza hayran kalır. Mihrâb şehzâdeye burasının periler diyârı olduğunu, buranın şehriyârmın da Hûrîzâd adında çok güzel bir peri kızı olduğunu söyler. Çemende oturup işret ederler. Onları uzaktan Hûrîzâd hemen Nâzpervend adlı vezirini göndererek onların kını olduklarını öğrenmesini tenbih eder. Çemşîd. gelen veziri çok iyi karşılar. Mihıâb’la birlikte Hûrîzâd’ın sarayına giderler. Çemşîd bütün güzelliği ile Hûrîzâd’ı görünce hayran kain-. Ona surun açar. Hûrîzâd şehzâdeye yolun tehlikelerim anlatu-. fakat Cemşîd kararlı olduığunu ifâde ederek yoldan korkmadığını, sevgilisiiçin her güçlüğe katlanmaya hazu- olduğunu anlatu-. Yola çıkılacağı şuada Hûrîzâd ona saçından üç tel vererek ne zaman müşkül olursa bilini yakmasını, böylece kendisine yardım edebileceğini söyler.

Sabehleyin ordusuyla birlikte yola çıkan Cenışîd yolda ejderha, yılan ve kaplanlarla karşılaşır. Bu cadı ile karşılaşınca kıllardan birini yakarak yardım ister. Daha sonra yolları bir dağa uğrar. Orada mağara içinde de bir ejderha ile karşılaşırlar. Cemşîd ejderha ile dövüşerek onu yener. Bahar mevsimi gelir. Ordu, duvarları çelikten ve hükümdarının da ifritler şâhı olan bir şehre varır. Cemşîd onunla da mücadele eder. Devler ordusu ile Cemşîd’in askerleri arasında büyük biı- savaş olur. Sonunda Cemşîd kazanır, yola devam ederler. Yolda bir dağ kenarmda dinlenirler. Cemşîd oradaki bir deyide pir ile sohbet eder. Sonra yedi gün daha gidip Rûm denizine varırlar. Gemilere binip yola koyulurlar.Ordu yolda fırtınaya tundur: ancak sadece şehzâdenin gemisi batar. Cemşîd bir tahtaya tutunarak tellerden birini daha yakar ve vezir Nâzperverd’in yardıma koşmasıyla kurtulur. Karaya çıkan Cenışîd gece gündüz yayan yürür, ormandan geçer. Cemşîd bütün tehlikeli atlatarak kayserin kasıma erişir. O sırada Hümâyûn’un gönderdiği zengin bir Çin kervanı oraya yetişir. Şehzâde. beziıgân kılığına girerek saraya kıymetli hediyeler götürür. Kayser kendisinden Çin hakkında bilgi ister. Cemşîd de memleketi hakkında bilgi verir. Kayser bu delikanlıyı çok sever, sarayında ağlılar.

Cemşîd bir gün kayserin saraymı gezerken sarayın bahçesinde saz ve şarap meclisi kurmuş eğlenen Hurşîd’i görür. Mihrâb her zaman olduğu gibi yeni hediyelerle Hurşîd’in karşısına çıkar. Cemşîd de onu adım adım takip etmektedir. Hurşîd’in karşısına çıktıklarında Cemşîd aşkının ıztuâbını gizleyemeyerek düşer bayılır. Hurşîd kendini tutamayarak ağlamaya başlar ve hemen bu delikanlıya âşık olur. Daha soma bir gün Cemşîd’i saraya davet ederek iki âşık birlikte işret ederler. Kayser.kızmm Cemşîd’in olan münabesetini bir vesile ile öğrenir ve Hurşîd’i bir hisara hapseder. Sevgilisini göremeyen Cenışîd deli divâne sahalarda dolaşmaya başlar. Bir fırsatnıı bulup Hurşîd’le mektuplaşır. O şuada fağfurdan Kayser’e bir mektup gelil’. Mektupta oğlunun Rûm diyârma geldiği yazılıdn-. Kayser. Cemşîd’in kim olduğunu anlar ve onu kendisine vezir eder. Kayserıin hamım Efser de Cemşîd’e annesi gibi yakınlık gösterir. Mihrâb bir gün fırsatını bulup Cemşîd’in hikayesini Efser’e anlatn; Bunun üzerine Efser hemen kızını hisardan çıkartıp serbest bırakır. İki âşık birbirlerine kavuşurlar. Fakat tam o snada Şam ülkesi hükümdarının oğlu Şâdî’nııı. ordusuyla birlikte kayserin kızım istemeye geldiği haberi duyurulur. Kayser gelenleri karşılamak için ordusunu toplayıp bir merâsinı tertip eder. Derhâl bir işret meclisi kurularak sabaha kadar eğlenilir. Şâdî. içki içme husûsunda başarı gösteremeyip mahcup olur. Ertesi gün tertiplenen çevgân oyununda da Cemşîd’e yenilir. Günlerden bir gün kayser bir av tertip eder. Av snasnıda nasıl olduysa bir arslanın pençesine düşer. Tam o snada Cemşîd yetişerek onu kurtarır. Daha soma Şâdî yeri geldiği bir snada kayserden kzını ister. Kayser de Şam ülkesine götürmemek kaydıyla bunu kabul edebileceğini söyler. Şâdî babasının fikrini almak üzere Şam’a döner. Muhtemelen ordu toplayarak kayserin ülkesine geri dönecektir. Cemşîd çıkabilecek bir savaşta bütün ordusuyla kayserin yanında olacağım bildirir ve ordusunu toplayarak bir yeşillikte eğlenil’. Bir müddet soma Şâdî’nin babası Mihraç on sekiz oğlunu da toplayarak kaysere savaş ilân eder. Halep sahrasmda büyük bir savaş olur. Cemşîd galip gelerek Mısır’dan Rûm’a kadar bütün ülkeleri huzûra kavuşturur. Rûm ülkesine dönerek Hurşîd’i nikâhlar, iki âşık birbirlerine kavuşurlar. Bir müddet soma Cemşîd. sevgilisiyle birlikte Çin’e dönerek babasının tahtma geçer. İki âşık mutlu bir hayat sürerler.

Mesnevi özetleri yazılarını sürdürmeyi düşünüyorum tabi bu konuda yazılara yorum yaparsanız harekete geçerim. Çünkü ilgi görmeyen yazıya emek ve zaman harcamak olmuyor. Çünkü tek başıma bir çok işi götürmek zorundayım. Teşekkürler.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

2 Cevaplar

  1. Muhammet dedi ki:

    Çalışmalarınız harika. Çalışmalarınızı ilgiyle takip ediyor ve devamının gelmesinin memnuniyet verici olacağına inanıyorum. Emekleriniz için çok teşekkür ederim

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com