Osmanlıca Metin – Ahmet Haşim – Sinema

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

1 Cevap

  1. akın dedi ki:

    Sinema
    Boş vaktim oldukca sinemaya giderim.yumuşak bir karanlığa gömülmüş,
    Makinenin hışırtısını dinleyerek cismimin değil ,ruhumun bir çetin yol üzerinde
    Mola virdiyini his iderim .Karanlık ölümün bir cüzüdür onun için
    dinlendiricidir.Büyük dinlenme bir zulmet denizine dalıb bir daha ışığa kavuşmamakdan
    başka nedir ?

    sinemanın diğer bir faziletide olgun yaşın kafa tası içinde , bir deste
    deve dikeni gibi sert duran acıtıcı mantık yerine çocuk safdilliği ve kolayca
    aldanış kabiliyeti ikame itmesidir .rüya alemi üzerine açılmış sihirli bir pencereyi
    andıran beyaz perdede koşuşan , döğüşen , düşen , kalkan şu ahmak
    eşhasın tatsız tuhaflıklarından veyahud (kovboy )cendiliklerinden veya harikulade
    ırsızlık vakalarından , başka türlü tat almak kabil olur mu ?insan safvetiyle
    tagaddi iden sinema edebiyatı , henüz kıymetsiz muharririn işidir.resmi beyaz perde
    üzerinde kımıldayan şu rimel ile kirpiğinin her teli bir ok gibi dikilmiş güzel
    kadının gözünden , damla damla akan sahte göz yaşları ,zevkini ve aklı selimini
    şapka ve bastonuyla birlikde (vestiyer ) e bırakmayan adamı teessürden değil ancak
    can sıkıntısından ağlatabilirdi.
    Sinema ,böyle masum bir göz eğlencesi kaldıkca , yorgun başın
    munis bir ilticağahıdır. Her zevki gaip itmiş ruhu , çocukluk tazeliğine
    kavuşdıran bu karanlıkda , basit musiki , tatlı bir ninni vazifesi görür. Ben ,
    en güzel ve en dinlendirici uykularımı sinemanın , ipek yasdıklarına başın arkasına
    yığılan yumuşak karanlıklarına medyunum

    Ahmed Haşim

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com