Osmanlıca, Çanakkale Masalı Çeviri, Nazım Hikmet

Merhabalar bu yazıda Osmanlıca Nazım Hikmet’in Çanakkale Masalı’nın çevirisini paylaşacağız.

Çanakkale Masalı
Hilal şunu nakleder her göğe çıkışında.
bundan yıllarca evvel İstanbul’un dışında
Üç denizi seyreden bir eski kale vardı
İçinde pek mübarek bir evliya yatardı
Yalçın duvarlarını aydınlatırken gurup
Uzaktan bakılınca bu kale bağdaş kurup
Tepelere oturan bir devi andırırdı
En cesur yüreklerde korku uyandırırdı
Nur inerken semadan karanlık mazgallara
Yeşil sarıklı bir pir bürünerek allara
Göğsünde bir ay yıldır her gece zikr ederdi.
Burası mukaddestir kimse giremez derdi
Velinin kudretine inanmayan dört çapkın
Bu kaleye ettiler köleleriyle akın
Sanki bir an içinde çalkalandı bir deniz
İçten gelen bir dua dolaştı dehliz dehliz
Göster bu kafirlere kudretini yarabbi
Birden bire yıkıldı kale dağ göçer gibi
Dört çapkın kölelerle taşlar altında kaldı.
Karanlıklar boşlukta sallanarak alçaldı.
O gece evliyanın ruhu uçtu Allaha.
Hiç kimse yaklaşmadı bu kaleye bir daha…
Nazım Hikmet
Sağ tıklayıp resmi yeni sekmede aç diyerek büyütebilirsiniz.